28 Şubat 2010 Pazar

İki Dil Bir Bavul



Gecikmeli de olsa geçen haftalarda izleyebildiğim bir filmdi İki Dil Bir Bavul... Etkilenerek, düşünerek, üzülerek, filmi durdurup durdurup sorgulayarak izledim. Yazısını yazmak için de geç kaldım belki de... Ama yine de bir deneyeyim yazmayı.
**
2009 yapımı, bol ödüllü bu belgeseli Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan yönetmiş. Muş doğumlu Özgür Doğan da çocukluğunda tıpkı bu belgeseldeki zorlukları yaşamış, Türkçe bilmediği için...
Bol ödüllü film dedik... Hatta o kadar ödüllü bir film ki bu Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca düzenlenen film festivalinde müziği olmadığı halde "en iyi müzik ödülü"nü aldı... Böylece ülkemizi idare edenlerin sanattan ne kadar bihaber olduğu da bir kez daha anlaşılmış oldu, neyse!
Ayrıca, 16. Adana Altın Koza Film Festivali'nde SİYAD ve Yılmaz Güney Ödülü'nü kazanan film için Nuri Bilge Ceylan 'mutlaka izlenmesi gereken bir film' diyor... Bu fotoğraf da o ödül töreninden:

**
Bir Kürt köyüne gidiyoruz, yokluğun ıssızlığın gölgesinde açılıyor film. Denizlili Emre Aydın (adına kurban! :p ) yeni mezun bir ilkokul öğretmeni... Bu unutulmuş köye düşüyor yolu, biz de onunla beraber gidiyoruz.
Ağaçsız, yeşilsiz bir yolda yeni bir hayata ulaşmaya çalışıyor Emre öğretmen. Bir bavula kocaman hayatını sığdırmış, vurmuş sırtına, getirmiş köye...
Urfa'nın Demirci köyündeyiz... Emre idealist, sabırlı... Gerçi ilk başlarda su sıkıntısı bile canından bezdiriyor şehirli Emre'yi... Ama ödün de vermiyor kendinden, saçlarını jöleleyip çıkıyor evden. Bir gidiyor ki okula, boş! Tek tek evleri dolaşıp öğrencilerini topluyor sonra azimle. Anneler çocuklarını hazırlıyor, okul için temizleniyor çocuklar... Ama heyhat! Emre Kürtçe bilmiyor, çocuklar Türkçe... Şükür ki Emre pozitif, seviyor işini... Müfredatı falan boşverip ilk senesini çocuklara Türkçe öğretmeye adıyor... Dikkatimi Emre'nin Denizli şivesi çekti bu sırada. Emre'nin de kendine özgü bir konuşması var, tıpkı o Kürt çocukları gibi... Ne yapsınlar ki o çocuklar da... Kendi dilleri! Birileri sürekli Kürtçenin varlığını inkar etme yolunu seçiyor... Ne kadar inkar ederseniz edin, böyle bir dil var ve bu dilin yerleşmiş, yadsınamaz bir kültürü var... Dil kültürün aynasıdır! Onlar dünyayı Kürtçe penceresinden algılarken, Emre dünyayı başka bir dille anlıyor... Ben sadece bir öğretmenin çektikleri olarak bakmadım bu filme, Kürt çocuklarının yaşadıklarını gözlemledim; çünkü bunlar gerçek, hayat kadar gerçek...
Emre öğretmenin harf öğretme mücadelesi mesela... Çırpınıyor. Aslında haklı. Türkiye'de eğitim dili Türkçe olduğu için öyle ya da böyle bu harfleri öğrenmeliler. Gerçi, Türkçe konuşanlar olarak biz dilimize ne kadar sahip çıkıyoruz ki? İngilizceleşmiş bir Türkçe ile ne elde edeceğimizi sanıyoruz ya da... Neyse bu ayrı bir yazı konusu!

Asıl dikkatimi çeken ve beni üzen sahne ise, "Andımız" sahnesiydi muhakkak. "Türküm, doğruyum, çalışkanım..." diye başlar hani... İlkokuldayken her sabah söylerdik bağıra bağıra... Ama... Türk? Bir Kürt çocuğuna söyletiliyor bu sözcükler... "Ne mutlu Türküm diyene..." ve "Varlığım Türk varlığına armağan olsun..." diyorlar. Belki de ne dediklerini bilmeden, varlıklarını Türk varlığına armağan ediyorlar... Üzerinde düşünülmesi gerek bunun. Hükümet Kürt açılımı zırvalığı ile milleti oyalarken, işin başka boyutları gözden kaçırılıyor. Hükümet Alevi açılımı da yapıyordu, çalıştaya Diyanet İşleri'ni de çağırarak... Nasıl ki Alevilerin sorununu Diyanet çözemezse, Kürtlerin sorununu da bu hükümet çözemez. Bu kadar açık işte. Onları dinlemek gerek, onların ihtiyaçlarının farkına varmak...
Velilerin Emre'ye Kürtçe konusunda, yabancı dil öğreniyorsunuz işte demeleri ise çok hoştu!
Ayrıca kalem yeme kısmı... Tüm çocuklar kalemlerin arkalarını yer! Çok eğlenceli bir detay.. :)


Bir yıllık mücadelenin ardından yaşananlar da izlemeyenlere kalsın.
Ve eğer hala izlemeyen varsa, bu belgesele bir şans verilmeli diyorum. Bir buçuk saatinizi ayırabilirsiniz bence...

Daha ayrıntılı bilgiler içinse bu sayfayı ziyaret edebilirsiniz: http://www.perisanfilm.com/school/index.php



Dipnot: Yazıyı yazarken, yaklaşık 50 defa falan Emre Aydın-Bu Yağmurlar'ı dinledim... Mükemmel ötesi bir eser olmuş, bu filmle beraber tavsiyem olsun.
http://www.ttnetmuzik.com.tr/PlayerPage.aspx?songId=WmdzbUNwSDI4WUVxTFpkblUrRENLZz09

0 yorum: